Kastamonu’da anne ve oğlu günlerdir aranıyor! Köylüye sordukları son soru ortaya çıktı
İlçe merkezinde 2 Kasım Pazar günü evden ayrılan ve bir daha kendilerinden haber alınamayan Huriye Helvacı (43) ile oğlu Osman Helvacı’yı, yakınlarının kayıp ihbarının ardından Emniyet Müdürlüğü, Jandarma Komutanlığı, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ekipleri ve Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) aramaya başladı.
AFAD ekipleri tarafından engebeli ve ormanlık arazide dronla havadan arama yapılıyor. Jandarma arama kurtarma köpekleri de çalışmalara eşlik ediyor.
Ekipler, anne ve oğlunun en son görüldüğü yerler olan Alantepe ve Köseali köyleri yakınlarında çalışmalarını sürdürüyor.

KÖYLÜLERLE KONUŞUP “BOZKURT’A NASIL GİDİLİYOR?” DİYE SORMUŞ
Köseali köyünde yaşayan Ayşe Algın, gazetecilere, anne ve oğlunu gördüğünde mantar aramak için geldiklerini düşündüğünü söyledi.
Evlerinin köy girişinde bulunduğunu belirten Algın, “Ben de mantardan geliyordum. Evin önünde yolun ağzındaydım. Anne ile oğlu da yukarıdaki yoldan yürüyordu. Ellerinde hiçbir şey yoktu, normal yolda yürüyorlardı. Ellerimde eşya vardı, bu yüzden aramızda bir konuşma olmadı. Ağır olduğu için eve gelmek zorunda kaldım, yoksa konuşurdum. Benden sonra annem ile babam da görmüş. Hatta, ‘Bunlar niye gelmişler çocuk ile buraya kadar mantara?’ demişler.” ifadelerini kullandı.

İlçenin köye oldukça uzak olduğuna dikkati çeken Algın, şunları kaydetti:
“Bozkurt ilçesi ile Köseali köyü bir hayli uzak. Bir çocuk ile annesi buraya kadar yürüyemez. Bu köy rampa yukarı. Bu köye gelene kadar rampa çıkıyoruz. Yürümesi çok zor, hele bir çocuk için daha zor. Köyde caminin yanında anne ile oğluyla konuşanlar olmuş, ‘Nereye gidiyorsun?’ diye sormuşlar. O da ‘Bozkurt’a gidiyorum’ demiş, ‘Bozkurt’a nasıl gidiliyor?’ diye sormuş. Kadınlar da yolu tarif etmiş. Onlar da mantarcı zannetmişler. O gün köyümüzde çok fazla yoğunluk vardı, dışarıdan mantar toplamak için gelen çok fazla insan vardı.”
KÖYE ARAÇLA GİTMİŞLER
Kastamonu Valisi Meftun Dallı da ekiplerin çalışma yürüttüğü Köseali köyünü ziyaret etti.
Vali Dallı, gazetecilere, ihbarın geldiği andan itibaren yoğun arama tarama çalışması yapıldığını söyledi.
Çalışmalar hakkında bilgi veren Dallı, “Bugün itibarıyla 400 jandarma asayiş timimiz, 2 polis ekibimiz, 1 jandarma arama kurtarma ekibimiz, 4 arama köpeğimiz, 10 destekli ekibimiz, 3 jandarma asayiş komando timimiz, AFAD’dan da 40 kişilik ekibimiz var. Bölgeden insanlarımız da var burada. Yaklaşık 200 kişi arama çalışmalarını sürdürüyor. Çok kolay bir bölgede arama faaliyeti yürütmüyoruz ama umudumuz, inşallah evde veya farklı bir mekanda saklanıyor olmasıdır kadının çocuğuyla birlikte.” diye konuştu.

Bölgedeki tüm muhtarlarla irtibat kurulduğunu dile getiren Dallı, şunları kaydetti:
“Bütün köy muhtarlarımıza, köydeki vatandaşlarımıza söyledik, arkadaşlarımız gerekli bilgileri verdi. Onlar da gözlerini dört açarak hareket, ışık ya da farklı bir şeyler gördüklerinde inşallah haber verirler diye umudumuz var. Her türlü ihtimali değerlendiriyoruz, tüm terminallerimizi sürekli kontrol ediyoruz, kamera kayıtlarını inceliyoruz, seyahat firmalarından bilgiler alıyoruz. Şehir dışına çıkma ihtimali üzerinde de duruyoruz. Her türlü elimizdeki teknik imkanları personel olarak dahi her türlü teknik imkanları kullanıyoruz. Bütün temennimiz, hanımefendinin ve evladının zarar görmeden bulunmasıdır. Bunun için de dua ediyoruz.”

Aramanın kadın ile çocuğu bulununcaya kadar süreceğini vurgulayan Dallı, “İnşallah bu da çok sürmez, kısa sürede bulunurlar. Temennimiz arama çalışmalarının bir an önce olumlu sonuç vermesidir. Bozkurt ilçesinden Köseali köyüne kadar yürüyerek değil, araçla gelmiş. Aracı tespit ettik, şoförünün de ifadesi alındı. Geldiği ve araca bindiği yer de belli ama en son 4 Kasım sabahı baz istasyonundan alınan sinyal var. 05.30 sularında son sinyali almışız. Tüm ihtimalleri değerlendiriyoruz. İnşallah hayırlı bir haber vermek nasip olur.” diye konuştu.
EŞİ KONUŞTU: “HERHANGİ BİR SORUNUMUZ YOKTU”
Huriye Helvacı’nın eşi, Bayram Helvacı ise gazetecilerin sorularını yanıtladı. Helvacı herhangi bir aile sorunlarının olmadığını, eşinin telefonunun en son sinyalinin alındığı köyle bir ilişkilerinin olmadığını ifade etti. Eşinin kaybolduğu gün kendisinin işte olduğunu ifade eden Helvacı, “Pazar günü sabah saat 07.00’de ben iş için evden çıktım. Saat 13.00 gibi evden çıkıyor. Ben gece saat 23.30’da eve geliyorum, evde olmadığını görüyorum. Yakın akrabaları aramaya başlıyorum. Akrabaları, gerekli yerleri aramam Pazartesi öğlen saatlerini buluyor. Emin olduktan sonra kolluk kuvvetlerine haber verdim. O saatten sonra eşimi de telefonla aradım, hiçbir şekilde telefonla ulaşamadım. Telefon kapalı” dedi.

Evde bir sorun yaşamadıklarını ifade eden Helvacı, “Hayır, herhangi bir sorunumuz yoktu, evliliğimiz normal devam ediyordu. İki çocuğumuz var. Kızım 16 yaşında, liseye gidiyor. Diğeri de 5 yaşında olan kayıp çocuğum. Bu çevrede sinyal alındığı için arama yapılıyor. Çevre köylere de her gün bakılıyor. Ama maalesef bulamıyoruz. Bu köyle hiçbir bağlantımız yok. Bu köyle ne benim ne de eşimin bir bağlantısı yok” diye konuştu.
Daha önce böyle bir durum yaşanmadığını da kaydeden Helvacı, “İlk defa böyle bir durum oluyor. Çarşıya çıkardı. Benden habersiz uzak bir yere gitmezdi. Hastaneye gidecekse bile, ‘hastaneye gideceğim, buraya gideceğim’ derdi. Mutlaka nereye gidecekse haberim olurdu. Kendi köyüne giderken bile ‘biz köye gideceğiz, gidebilir miyiz’ diye izin alıp giderdi” şeklinde konuştu.
Eşi ve çocuğu kaybolmadan önce bir anormallik hissetmediğini kaydeden Helvacı, Son günlerde dikkatimi çeken bir şey olmadı. Olsaydı müdahale ederdim.
Çocuklarıyla gayet iletişimi iyiydi. Bakardı, ilgilenirdi. Çocuk ona düşkündü. İletişim düşük olsa çocuk ondan uzak dururdu. Annesini severdi, ikisi de birbirine düşkündü. Maalesef şüphelendiğim birisi de yok” ifadelerini kullandı.
“Umudumuz devam ediyor” ifadelerine yer veren Helvacı, “İnşallah bulunur. Temennimiz o yönde. Bütün devlet kurumları burada, devletimiz yanımızda” dedi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
Share this content:


